yağlı maddeyi sürmek | |
yağlı maddeyle kaplamak | |
yağlı süt | |
yağlı ve yapışkan madde | |
yağlı yemek artıkları | |
yağlı yemekler | |
yağma | |
yağma çapul | |
yağmacı | |
yağmacı kimse | |
yağmacılık | |
yağma etmek | |
yağma ile geçinen yırtıcı | |
yağmak | |
yağmala | |
yağmalama | |
yağmalamak | |
yağmalanmak | |
yağmalaşmak | |
yağmasa da gürler | |
yağmaya gitmek | |
yağma yok | |
yağ miktarı | |
yağmud duası | |
yağmur | |
yağmur boşanmak | |
yağmur bulutu | |
yağmur bulutunun arkasındaki güneş | |
yağmurca | |
yağmur çiseliyor | |
yağmurcun | |
Yağmurcungiller | |
yağmurcungiller | |
yağmurda | |
yağmurda ıslan | |
yağmur damlalı şemsiye | |
yağmur damlası | |
yağmurdan bozulmuş | |
yağmurdan kaçarken doluya tutuldu | |
yağmurdan kaçarken doluya tutulmak | |
yağmurdan korunmak için yapılmış eski kösele ötrü | |
yağmurda yıkanmak | |
yağmur duasına çıkma | |
yağmur etekliği | |
yağmur fırtınası | |
yağmur geçirmez | |
yağmur geçmez | |
yağmur gibi boşanmak | |
yağmur gibi yağmak | |
yağmur kervan çulluğu | |
Türkçe |