tabii	natural certainly of course native ordinary simple sure unaffected unlabored unstudied virgin artless certain certes connatural evident inborn inbred innate matteroffact
tabií
tabiî
tabii afet
tabii büyüklükte	lifesized
tabii çevre
tabii eğilim	appetence
tabii gelen şey	nature
tabii hal	naturalism
tabii halinden çıkarmak	denaturalize
tabii kaynak
tabii ki	of course natural naturally au naturel natch
tabii kuvvete ait	dynamic
tabiileştirmek	naturalize
tabiilik
tabiîlik
tabii lisan	natural language
tabii olarak	normal
tabii olmayan	farfetched
tabii renkte olmayan	offcolor
tabii sodyum karbonat	natron
tabii vaziyetinde	insitu
tabiiyet	dependency dependence addiction
tâbiiyet
tabi ki
tabiki
tabi kıl
tabi kılma
tabi kılmak	subordinate subdue subject subjugate involve
tabıl	drum
tabilik
tabi olan	tributary
tabi olanlar	following
tabi olarak	dependent
tabi olma	subjection dependency
tabi olmak	obey depend depend on
tâbi olunan
tabi oluş	dependence
tabip	doctor physician medical doctor medic
tabipler
tabir	phrase narration parlance idiom expression locution saying syntagma
tâbir	parlance
tabir caiz ise
tabir caizse
tabir etmek	render
tabirler
tabirname
tabiR olmayan	anomalous
tabi şirket	subsidiary
tab işretleyicisi	tab marker
Türkçe	English