yüzertop | |
yüzertoplu vana | float valve |
yüzer yüzer | |
yüzetken | surfactant |
yüze vurma | |
yüze vurmak | |
Yüzey |
Level
|
yüzey |
surface
|
yüze yakın | |
yüzey aktivite konsantrasyonu | surface activity concentration |
yüzey alanı | surface area |
yüzeyaltı süreksizliği | subsurface discontinuity |
yüzey bakımından | in size |
yüzey bilimi | geomorphology |
yüzey çatlağı | |
yüzey çıkış dozu | exit dose |
yüzey çizimi | surface chart |
yüzey dalgaları | surface waves |
yüzey dalgası | surface wave |
yüzey dalgası probu | surface wave probe |
yüzeyde kalan | superficial |
yüzeyde kalan bilgi | smatter |
yüzeyden sertleştirilmiş | casehardened |
yüzeyde olan | |
yüzeyde tam | flush |
yüzeyde tutan | adsorbent |
yüzeyde tutma | adsorption |
yüzeyde tutucu | adsorber |
yüzeyde tutulma | adsorption |
yüzey dikmesi | surface normal |
yüzeye giriş dozu |
surface dose
|
yüzeyel solunum | |
yüzey engelli algılayıcı | surface barrier detector |
yüzey engelli dedektör | surface barrier detector |
yüzeye yapışma | plate-out |
yüzey faylanması | surface faulting |
yüzey gerilimi | surface tension |
yüzey giriş dozu | entrance surface dose |
Yüzey Grafik | Surface Chart |
yüzeyi bulaşmış malzeme | surface contaminated material |
yüzeyi kirlenmiş cisim | surface contaminated object |
yüzeyi kirlenmiş malzeme | surface contaminated material |
yüzeyi matlaştırıcı alet | mat |
yüzey incekatı | surface film |
yüzeyin normali | |
yüzey kalitesi | surface quality |
yüzey kusurları | surface defect |
yüzeyler | |
yüzey ölçümü | |
yüzey pürüzlülüğü | surface roughness |
Türkçe | English |