biri hariç
bir ihtimal	possibly praps ablings mayhappen ablins at a pinch conceivably haply maybe mayhap peradventure perchance perhaps
bir … ihtiyacım var	I need …
birik
biri kapıyı çalıyor
birikeç	accumulator
birikeç yazmacı	accumulator register
birikeç yolu	accumulator bus
biriken doz	cumulative dose
birikerek alan	cumulative
bir iki
birikim	accumulation backlog
birikimci
birikimli	cumulative accumulative
birikimsel	cumulative
birikimsel hata	cumulative error
birikimsel sıklık eğrisi	cumulative frequency curve
birikinti	pool deposit dropping drift
birikinti bırakan şey	depositor
birikinti konisi
birikinti ovası	alluvial plain
birikme	accumulation backlog
birikme havzası
birikmek	accumulate pile collect crowd cumulate accrue congest
birikmeli	cumulative
birikmiş	accumulative cumulative upheaped
birikmiş amortisman	accumulated depreciation
birikmiş basınç	head
birikmiş biriken	cumulative
birikmiş doz	cumulative dose accumulated dose
birikmiş enerjiyi sarfetmek	steam
birikmiş fisyon verimi	cumulative fission yield
birikmiş iş	backlog
birikmiş işler
birikmiş mal
birikmiş maliyet	accumulated cost
birikmiş para
birikmiş parçalar	debris
birikmiş soğurulan doz	cumulative absorbed dose
biriktir-
biriktiri
biriktirici	accumulative accumulator
Biriktirildi	Spooled
biriktirilecek
biriktirilen	collective
Biriktirilen İşler	Jobs Spooling
Biriktiriliyor	Spooling
biriktirilmiş	aggregational
biriktirilmiş az para
biriktirilmiş para	savings
Türkçe	English