bir başına kalma | |
birbaşınalık | isolation |
Bir başka | Another |
bir başka açıdan | |
bir başka gözle | |
bir başkası | |
bir başlangıçla açmak | prelude |
bir baştan bir başa | |
bir batında doğan domuz yavruları | |
bir bayrağın bölümü | canton |
Bir belge seçin | Select a document |
bir beyaz ile bir zenciden oluşan melez | |
birbiçimleştirme | homogenezation |
birbiçimli | uniform |
birbiçimli kararlılık | uniform stability |
bir biçimlilik | uniformity |
birbiçimli nicemleme | uniform quantization |
birbiçimli olmayan | non-uniform |
birbiçimli örnekleme | uniform sampling |
birbiçimli rastgele sayı | uniform random number |
birbiçimli sınırlı | uniformly bounded |
birbiçimsiz nicemleme | nonuniform quantization |
bir bina | clerestory |
bir binanın yüzü | fasade |
Bir-Bir | One-To-One |
bir bir | respective |
birbir | |
birbiri | each other |
Birbiri Ardına | One After Another |
birbiri ardına | |
birbiri ardına koşulu olarak | together |
birbiri ardınca | |
birbiri ardınca sıralanmak | |
birbiri ardında | |
birbiri ardından | |
birbiri ardından gelen | |
birbiri arkasından | successive |
birbiri arkasından gelen | subalternate |
birbiri içine | |
birbirinden | |
birbirinden ayır | |
bir birinden ayırmak | dissever |
birbirinden ayırmak |
disaggregate
|
birbirinden ayrı | apart |
birbirinden ayrılmak |
diverge
|
birbirinden ayrılmamak | hang |
birbirinden ayrılmaz | |
birbirinden ayrılmış | |
birbirinden ayrı olmak | |
birbirinden farklı | unequal |
Türkçe | English |