birinin ayağına kapanmış |
prostrate
|
birinin başına iş açmak |
|
birinin eğlencesi olmak |
|
birinin emrinde olan |
|
birinin evlâdı oluş |
filiation
|
birinin fikrini değiştirmek |
change someone’s mind
|
birinin gözüne girmiş olmak |
|
birinin hakkını geri vermek |
|
birinin ismini taşıyan |
nominal
|
birinin izinden gitmek |
|
birinin koruduğu kimse |
|
birinin kötülüğünü isteyen |
|
birinin masrafını ödemek |
|
birinin mülkü olan |
proprietary
|
birinin öIümüne ait |
obituary
|
birinin pençesine düşmek |
|
birinin sağlığında |
|
birinin şerefine içmek |
wassail
|
birinin sözünü kesmek |
interrupt
|
birinin sözünü tekrarlamak |
quote
|
birinin üzerine kezzap dökmek |
|
birinin üzerine yürüme |
|
birinin yanında yumuşamak |
|
birinin yerine geçen |
|
birinin yerine oturan |
|
birinin yerini almak |
cut
|
birini öbürü sanmak |
|
birini … sanmak |
|
Birini Seç |
Select One
|
Birini seçin |
Select one
|
birini selamlamak |
|
birini soymak |
|
birini suçlamak |
|
birini tanık göstermek |
|
birini temize çıkarmak |
purge
- purify
|
birini veya bir şeyi sevmek |
|
birini yanına vermek |
|
birini yaralamak veya vurmak |
|
birini yola getirmek |
|
birinl |
|
bir inşaatın planı |
|
bir ırmağa karışan |
tributary
|
bir iş bulmak |
|
bir işe başlamak |
|
bir işe burnunu sokmak |
|
bir işe sokmak |
|
bir işe tersinden başlamak |
|
bir işe yaramamak |
|
bir işe yerleşmek |
|
birisi |
someone
- somebody
- some
- one
- any
- anyone
|